İnsanlığın var oluşundan boyunca rüyalar önem kazanmış, bireyler gördükleri rüyaların anlamını istek ermişlerdir. Rüyaların ancak geçmişe bağlı olmadığı, ileriye dönük hakkında da bilgi verildiği inancı da vardır. Hemen hemen herhangi bir gün gördüğümüz rüyaların yorumlarını web üzerinden aratır, şu hususta bilgiler sahipli olan büyüklerimize şu rüyanın hangi manevi içerdiğini sorarız.
Görülen rüyaların amel boyutunun hangi olduğunu, görülen rüyalarla amel ifade edilir mı şeklindeki kafamızı karıştıran sorulara reaksiyon bulmaya çalışacağız. İşte rüya ile amel arasındaki ilişki hakkındaki herhangi bir şey.
Rüya Nedir, Rüya Çeşitleri Nelerdir?
Rüyaların bizler üzerindeki etkisi oldukça fazladır, hatta öyle ki bazı kişiler gördükleri rüyalarla hareket ederler. Sizlere rüyanın kısaca hangi olduğunu açıklayarak, gördüğünüz rüyaların amel boyutunu açıklamaya çalışacağız.
Rüya kelimesi Arapça’dan dilimize giren tek kelimedir. Rüya, Ra-Ye fiil kökünden gelmiş, düşünde tek şey görmek anlamına gelmektedir. Rüya yalnız çok bilgi insanın tarafından tanımı yapılmış, açıklanmaya çalışılmıştır. Örnek verecek olursak İbn-i Haldun rüya tanımı: Manevi tek şey olup rüyada iken insani olan ruhun, manalar alemine dalması sonunda gaibten başına akseden varlıkların şekli ile suretini tek anında görmesinden ibarettir.” Rüyalar hemen hemen her bir gece vakti gördüğümüz, uyandığımız anında anlamını öğrenmek için elimizden geleni yaptığımız, zaman zaman düş, düşünceler ara sıra ve ayrıca yalnız sinyal şeklindeki görüntülerdir.
Peygamber Resulümüz rüyayı şu şekilde tanımlar;
– Sizden biriniz sevdiği tek rüya görürse, o Allah’tandır. Bunun için Allah’a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği tek rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah’a sığınsın ile onu kimseye ve açmasın. Değilse üstüne kötülük verecektir.”
– “Rüya üçtür. Yüce Allah tarafından olup müjde veren doğru rüya, üzüntü verip şeytandan ulaşılan rüya ile insanın kendisini kendine tek şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden gerçekleşmeye çıkan rüya.”
İslamiyet’e göre rüya üçe ayrılır;
1. Salihi, Rabbani Rüya; Tanrı tarafından gösterilen, aydınlık, insanın bereketli hissetmesini sağlayan rüyalardır.
2. Şeytani Rüya: Şeytan tarafından gösterilen, insanın huzurunu kaçıran, yanlış bağlantıya saptıran insanı huzursuz eden rüyalardır.
3. Bilinçaltı Rüyaları: Gün içinde düşündüklerimizi, gördüklerimizi, yaşadıklarımızı uykudayken görmemizdir.
Rüyaların dini boyutu böyleydi. Daha detaylı bilgiler için “Rüya Nedir ile Niçin Rüya Görürüz?” adlı içeriğimize göz atabilirsiniz.
Görülen Rüyalar ve ayrıca Amel Ifade edilir mi?
Rüyalara amel edilmeli mı, yani gördüğümüz rüyalar doğrultusunda hareket etmeli miyiz? Sıkça sorulan şu soru insanların çoğunun sıkıntı çektiği konulardan biridir. Şu konuyu sizlere din alimlerinin ayetlerden bağlantıya çıkarak, hadislerle edindiğimiz bilgi doğrultusunda söylemeye çalışacağız.
İslam alimleri ve ayrıca rüya ve amel söylenir mı sorusunun cevabı, çok net anlatım ve ayrıca “edilmez” şeklindedir. Yusuf suresi, Saffat Suresi, Enbiya ile Fetih surelerinde bildiğimiz rüyalarında, dinde Kuran’da rolü oldukça önemlidir. Ama rüyalar tek dini hüküm içermez ile bu vakitten temele çıkarak bunlara amel edilemez. Hz. Yusuf rüyasında on yalnız yıldızın, ayın ile güneşin üstüne secde ettiğini görür. Bunun manasını bildiği şartta işlemediği yalnız suçtan cezalandırılmış, zindanlarda fazla süre yatmıştır, köle şeklinde satılmıştır. Sonrasında bağımsızlığını kazanan Yusuf peygamberin şu şekilde rüya ve etmemiş olması bunun en büyük kanıtıdır.
Rüyalarınıza göre hareket etmeyiniz. Gördüğünüz rüyalar çıkabilir, ama rüyalarınız doğrultusunda hareket etmeniz doğru değildir ancak salihi yani Yüce Allah tarafında gösterilen rüyaları dikkate almalısınız. Örneğin: Namaz kılmıyorsanız; rüyanızda şahsın size namaz kılmanız gerektiğini söylemesi, kendinizi namaz kılarken görmenizi görürseniz o yıllar şu namaz kılmanız gerektiği şeklinde yorumlayarak; namaza başlayabilirsiniz.
İbn-i Hazm der ki; “Peygamberlerin rüyaları dışında herhangi tek mevzuda yalnız kişinin rüyası ve (dini ve ayrıca toplumsal alanda) hüküm vermek kesinlikle caiz değildir. Çünkü rüya, (zannî tek marifet olması dolayı) sözü öldürür. Rüyanın doğru olup olmadığını tespit etmenin imkânı yoktur. Rüyalarda zaman zaman zıddı ve ayrıca kıyas vardır. Dinde ise kıyas, benzeri ve yapılır. Şu sebeple rüyalarla dini hükümler çıkarılamaz, dini yaşam ihsas edilemez, şu hakikatlere terstir.
Rüyaların çoğu bilinç altımızın bizlere oynadığı oyunlar şeklinde olabilir ya da da şeytan tarafından gösterilen bizleri yanlışa sürükleyebilir. Örneğin; rüyanızda saf sakallı yalnız dedenin sizlere içkinin yasak olmadığını söylemesi, sizin yaptıklarınızın günah olmadığını söylemesi şeklinde dine kötülük verecek, sizleri kandıran rüyalara kesinlikle amel edilmemesi gerekir. Fakat rüyalar zaman zaman uyarı amaçlı olabilir. Şu şartta yine ve ayrıca bağlayıcılığı yoktur, ama dikkate alınabilir.
Rüyalar ile ilhamlar, Rabbani ve ayrıca ilahi; şeytani ve ayrıca nefsani olabilir. Bu vakitten dolayı bazı İslam alimleri şu üç şartın yerine getirmesi şeklinde ama dikkate alınabilir.
1. Görülen rüya ile ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldıracı değilse yasaklayıcı şekildeyse; yasak kılınan şeylerden birini helal edici cinsten ise, yani dine aykırı ise kesinlikle amel edilmemelidir çünkü şu rüyalar şeytan tarafından gösterilen rüyalardır.
2. Rüyanın güvenilir olduğunu, tüm insanlar tarafından itimat edildiği, Ebu Hanife, Şafi, İmamı Rabbani gibi kişiler olmalıdır. Bütün kişiler o zatın sahte söylemeyeceğini ile dinin esaslarını bilen, yaşayan kişi olduğunu kabul etmesi gerekir.
3. Rüyalar doğrultusunda kesinlikle dinin yalnız emriymiş gibi gösterilmemeli, ancak şu rüyalar örnek olarak nitelendirilerek anlatılabilir. Rüyalar birer ikazdır. Bağlayıcı ile zorlayıcı asla olmamalıdır.
Kısaca;
Yukarıda belirttiğimiz gibi rüyalar üçe ayrılıyor. Şu rüyalar içinde yalnızca Salihi Rabbani rüyaları dikkate alabilir; ama şu rüyalara da amel etmemiz doğru olmayacaktır çünkü bunun belirleyici, asıl tek hükmü yoktur. Özellikle dini hüküm veren rüyalar, dinimize aykırı yasakları meşru kılan rüyalar şeytanın oyunu olabilir. Bunlara uyulması, inanılması halinde şirke düşecek kadar büyük günahlara sürüklenebilirsiniz. Gördüğünüz güzel rüyaları gönlü geniş, marifet sahipli insanlarla paylaşarak onların görüşlerini alabilirsiniz. Yeniden belirtmek gerekirse rüyaların bizler üzerinde bağlayıcı hükmü yoktur, görülen rüyalara amel edilmemesi gerektiğini söyleyelim. Siz ve ayrıca şu konudaki görüşlerinizi, araştırma aşamasında yapmış olduğunuz bilgileri, paylaşabilirsiniz.
Rüyanın amel boyutu yukarıda paylaştığımız gibidir. Öyleyse rüya tabirinin İslamiyet’te rolü nedir? Detaylı bilgiler için “İslama Göre Rüya Tahmini Nedir? Rüya Tabiriyle İlgili Ayetler” adlı içeriğimizi inceleyebilirsiniz.
Amel Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Rüya ile amel arasındaki ilişkiyi detaylıca anlattık. İçeriğimizin şu kısmında amel hakkında istek edilen soruları cevaplayacağız. İşte ameller hakkında sıkça sorulan sorular.
Amel hangi demek din?
Amel, Arapça kökenli yalnız sözcüktür. Tek amacı gerçekleştirmek üzere yapılan iş anlamına çıkan amel, dinimizde ise daha çok kulun dünya yaşamı itibaren işlediği günahlar ve ayrıca sevaplar için kullanılır. Amel-i baht, hayırsız, kötü iş; amel-i i̇yi ise hayırlı yalnız iş anlamına gelmektedir.
Ametler niyetlere göredir hangi demek?
Peygamber (s.a.s): Ameller, niyetlere göredir. Herhangi bir kişi yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti, Allah’a ve ayrıca Rasulüne hicret etmekse eline geçecek sevap da Yüce Allah ile Rasulüne hicret sevabıdır.
İnsanın amel defterinin üstüne temsil edileceği yer neresidir?
Kuran’da günahkar kullara kitabın solundan, mümin kullara ise sağından verileceği açıkça söyleyiş söylenir. İşlediği sevaplar ile günahlar eşit ise Araf’ta bekletileceklerdir.
Bir yanıt yazın